Fındık
Fındık hakkında birçok bilginin yer aldığı bu yazımıza başlamadan önce sizlere işleyişlerden ve sıralamadan biraz bahsetmek istiyoruz. Fındığın ilk olarak hangi bölgelerde yetiştiğini, ülkemizde yetiştirmeye başlamadan önce nasıl bir yol izlediğini, son bulan imparatorlukların zamanında dahi nasıl tüketildiğini, “fındık” kelimesinin ilk adı neydi? İlk olarak kim buldu ve yetiştirdi? M.Ö. yıllarda hangi amaçla kullanılıyordu? Günümüzde fındığın yeri ve önemini, sosyal medyada fındığa olan bakış açısını, fındık hakkında yapılan geçmişte ve günümüzde yapılan çalışmaları, Bi Fındık markası olarak bizim fındık hakkındaki serüvenlerimizi ve süreçlerimizi, fındığa karşı olan psikolojik davranışların ve beklentilerin, faydalarından ve Türkiye’de yetişen fındıkların değerlerinden ve istatistiksel verilerinden bahsedeceğimiz geniş kapsamlı bir yazı ortaya çıkarmayı hedefliyoruz. Sizlerde yazımızın altına yorumlarda bulunarak değerlendirmelerinizi yapabilirsiniz. Buyurun o halde ilk konumuza geçelim.
Fındık Nedir?
Fındık bitkisi, bitkiler aleminin “Falages takımı”, “Betulacea Familyası”, Corylus cinsi içinde yer almaktadır. Ağaç veya çalı şeklinde olan, yapraklarını döken bir bitki türüdür. Yaprakları basit, almaşık dizilişli, kulakçıklı ve kenarları testere dişli olmak üzere birkaç gruba ayrılır. Genellikle basit ve yuvarlak yapraklarının kenarları çift dişli, ucu sivridir. Erkek ve dişi çiçeklerden meydana gelen fındık, erkek çiçekleri 5-12 cm uzunluğunda, sarı ve yeşil renktedir. Dişi çiçekler ise çok küçüktür ve kış boyunca tomurcuklarda gizlenmektedir. 1mm ile 3mm uzunluğunda olan dişi çiçekler kırmızı renktedir. Ülkemizde fındığın çiçeklenme zamanı Mart ve Nisan ayları içerisinde gerçekleşir ve olgunlaşma sürecini tamamlayan fındıklar Ağustos ve Eylül aylarında hasat edilmeye başlanır. Ülkemizde Karadeniz Bölgesinde ve Marmara bölgesinin belirli bölgelerinde yetişmektedir.
Fındığın Tarihçesi
Dünyada bulunan çeşitli ülkelerin arşivlerinde yapılan bir araştırma sonucunda, kültürel menşeinin Çin olduğu ve daha sonra İran’a, oradan da Anadolu’nun Doğu Karadeniz kıyılarına kadar gelip, mevcut kıyılara dikilerek yetiştirildiği ifade edilmektedir. Ancak araştırmalarımız sırasında bazı özel belgelerde yer alan fındığın anavatanı olarak Türkiye’nin Karadeniz kıyılarının gösterilmesi dikkatimizden kaçmamıştır. İlk olarak fındığın M.Ö. 2838 yılında yetiştirildiği ifade edilmektedir. Arkeolojik kazılar sırasında fındığın mezolitik diyetlerin en önemli parçalarından birisi olduğu kanıtlanmıştır. Çin devletinin arşivlerindeki yazılı kaynaklara göre fındığın Tanrı’nın insanlara bahşettiği beş kutsal meyvelerden birisi olduğu bildirilmektedir.
Fındık sözcüğünün ilk adı “Pontik”dir. Araştırmalarımız sırasında bir çok belgede yer almasına rağmen pontik kelimesi zamanla yerini “pontos cevizi”, “kosık”, “çetlevük” gibi kelimelere bırakmıştır. Antik çağda yaşayan ve yaşadığı dönemin en büyük tarihçisi olarak bilinen Herodotos, Heredot tarihi olarak adlandırdığı eserinde fındığın Karadeniz Bölgesinin doğusunda yetiştirildiğini yazarak, o dönemde yaşayan insanlara ve geleceğe bir ışık olmuştur.
M.Ö. 372-287 yılları arasında yaşamış, döneminin en önemli filozofları arasında yer alan Yunanlı Theophrastos fındıktan: “Pontus cevizi- fındığın yabanilikten kurtarılıp, ehlileştirilmesi için asıl kökten alınıp başka bir yere dikilmesi kâfi gelir. Bu suretle kışa daha mütehammil olan fındık iki cins olup, birisi yuvarlak yani tombul, diğeri ise uzunca sivridir. Fındık fidanı sulak yerlerde daha iyi yetişmektedir.” Ünlü filozofun dönemine ait olan tespiti, günümüzde halen kullanılmaya devam edilmektedir.
Selçuklu Hanedanı dönemlerinde 11. Ve 14. Yüzyıllar arasında yaşayan dönemin şifa dağıtıcıları, alimleri ve bilgeleri fındıktan şu şekilde bahsetmiştir. “Ormanın içerisinde yetişen sert kabuklu meyvenin içerisindeki çekirdeği, yaralarımızı iyileştirmiştir ve bize güç vermiştir.” Şeklindedir. Orta Asya kökenli, Oğuz Türklerinin bir kolu olan Kınık boyuna mensup bir ailenin kaldığı yer olarak tespit edilen bir bölgenin yakınlarında fındık kabuğuna benzer bir bulgunun, o dönemin insanlarının fındık tükettiğine, besleyici ve faydalı bir besin olduğunu kanıtlar niteliktedir. Gelin hep beraber farklı inançlara ve ülkelere ait fındığa bakış açısını ve tarihçelerini inceleyelim.
- Yunanlılarda Fındık:
Jüpiter’in Maya adlı peri ile münakaşasından Arkadya kıtasının bir dağında dünyaya geldiğine inanılan Ticaret Tanrısının asası bir fındık değneğidir.
Publius Virgilius Maro’nun (M.Ö. 70-19) sevgilileriyle olan arasındaki bağın en büyük şahidi ve delili olarak gösterilen fındık, kahinlerin ininde de pek kıymetlidir. Romanın örf ve adetlerinde kökleşmiş bir önemi vardır, büyük saadetler ancak fındık dalı yakmak suretiyle kutlanırdı. Evliliklerde mutlu olmanın anahtarı fındık ağacından beklenilirdi. O dönemde yaşayan kişiler her yıl Bacchus şerefine tertip edilen ayinlerinde bir hayvan kurban edilir, gövdesi de fındık dallarıyla sarılarak yakılırdı.
Arapların fındığa “bındık” dediklerini ve bu ırkın Emevîler zamanında Abdul Melikin kardeşi Mesleme’nin kumandasında Karadeniz kıyılarından 99 yılında İstanbul’a uzanan ordusunun gemilerinde fındık dalı taşıdıklarını ve gemilerin onarımında kullandıkları yer almaktadır. Ayrıca fındık ağacından yılan, akrep gibi zehirli hayvanların kaçtığına inanılırdı ve fındık ağacının bir dalını tutan bir kişinin, bu tarz zehirli hayvanlar tarafından korunduğuna inanılırmış.
- Türk Halk Destanlarında Fındık:
Hayatı hakkında birçok araştırma yapmamıza rağmen bilinen ve en çok yaygın olan bilgilerin dışında hiçbir bilgi bulamadığımız Ispartalı Seyrani’nin Karadeniz kıyılarında yaptığı seyahate dair destanında, fındık bölgesinin başlıca şehirleri için söylediği birçok maniler bulunmaktadır. Bunlarda Giresun’a ait olanı ise şöyledir.
Andan Gireson’a düş olduk yolca,
Fındığı ol diyarın ziyade bolca,
Çekilmiş kalesi yüceden yüce,
Arşa doğru çıkmış bürcü.
Yapılan araştırmalarda Giresun fındığı için en eski bilgi budur. Birçok eserde Giresun şehrinin adı geçmektedir ancak fındıktan hiç bahsedilmez.
- Divan Edebiyatında Fındık:
Divan Edebiyatının en önemli ve en çok tanınmış, 936-1055 tarihleri arasında yaşamını sürdürmüş Şair Fuzuli’nin Bakü kütüphanesindeki Sohbetül-Esmar adlı eserinde fındıktan şu şekilde izah etmektedir:
“Fındık ederdi yüz tefahür, fıstık özünü kıldı zahir” “Sade bir mevzuu terennüm eden Sohbetül-Esmar, şairin divanları arasında ikinci planda gelirse de fındığın divan edebiyatında dayer alması bakımından bölgemiz için bir kazançtır.” İfadesi de yer almaktadır.
Fındık, aslında bakarsanız geçmişten günümüze hayatımınız her alanında yer almış, gerek adına şiir yazılan bir dizelerde benzetmeler de kullanılmış, gerek fındığın dallarının koruyucu bir özelliği olduğuna inanarak o günkü şartlara göre davranışlar gösterdikleri tespit edilmiştir. Gerek ise geçmiş dönemlerde yaşamış olan insanlar için dini bir anlam ifade etmiştir. Fındığın o zamanlara yaşayan insanların becerisi ve kullanabileceği alanların yetersiz olmasından dolayı birçok özelliklerini keşfetmeleri uzunca bir zaman almıştır. Ancak Antik Çağın büyük tarihçileri arasında yer alan Herodotos, Herodot Tarihi olarak adlandırdığı eserinde fındığın yağının nasıl çıkarıldığını da tarif etmektedir. Fındık, kabuklu halinden ayrıldıktan sonra, fındık içlerinin bir torbaya konulup ardından sıkılması suretiyle fındık yağının elde edilmesinden bahsetmiştir. Günümüzde ise bu durum kırsal kesimlerde yetişen zeytinden yağ elde edilmesine benzemektedir. Fındık yağı, özellikle Yunan ve Roma mutfağında sosların yapımında sıkça kullanıldığı ifade edilmektedir. Özellikle M.S. 200 yılı civarında yaşadığı tahmin edilen Athenaeus’un Deipnosophist adlı eserinde “ballı ve kuruyemişli tatlı” tarifinde fındığın ve fındık yağının yer aldığı bilgisini de sizlerle paylaşmak isteriz. Peki fındığı Türk Devletlerinden tüketen yok muydu? Elbette var!
Büyük Türk Bilgini İbn-i Sina, El Kanun Fi’t-Tıbb adlı eserinde, çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan bir ilaç olarak fındıktan bahsetmektedir. 13. Yüzyılda yaşamış olan Ispartalı Seyrani ise Karadeniz Bölgesine yaptığı ziyaret esnasında Giresun’da bol miktarda fındık yetiştiğinden bahsetmektedir. Yine bir başka örnek verecek olursak Evliya Çelebi ise Trabzon bölgesine yaptığı bir seyahat sırasında “Dağlarında taşlarında cümle ormanları fındıklıktır.” Diye bahsetmektedir.
Peki fındığı, ilk olarak hangi ülke laboratuvar ortamında analiz ederek, geniş kapsamlı bir araştırma yapmıştır? Keşke o dönemlerde ülkemizin bilge kişileri yapabilselerdi ancak bu konu hakkında birçok farklı bilgiye ulaştık. Kimi kaynaklarda İsviçre’nin araştırdığını bulsak da bir başka kaynaklarda Yunanlıların ve Romalıların yaptığı bilgisi yer almaktadır. İsviçre’nin Rohen havzasında tarihin ilk çağlarında, insanların göllerin sığ yerlerinde kazıklar üzerine barınaklar kurdukları devirlerde, fındığın besin olarak kullanıldığı kanısına varılmıştır. O dönemlerde yaşayan insanlar fındığın besin değerlerini, fındığın faydaları, fındık kalori hesabı nedir bilemediği için tükettiği sırada kendilerini tok hissettiklerini bu sebepten dolayı da zor dönemlerde fındık tüketiminin önemli olduğu kanısına varmışlardır.
Fındığın Ticari Serüveni
Fındık, uluslararası ticaret malı olarak kabul edildiğini ve satışını gösteren ilk yazılı, dönemin ilk resmî belgesi 1403 yılında gerçekleşmiştir. 1403 yılında III. Henri, Timur’a elçi göndermiştir ve Timur elçi ile görüşmüştür ve görüşme neticesinde, ticari olarak ilk satış gerçekleşir. III. Henri tarafından gönderilen elçinin seyahatnamesinde şu cümleler yazmaktadır: “17 Eylül 1403’te Trabzon’dan Kaptan Nicolos Cojen yönetimindeki fındık yüklü bir gemiyle 25 günde İstanbul’a gittik.” Dolayısıyla fındığın ticaret malı kabul edilmesi ve satışı bizlere şu bilgiyi de veriyor. Fındık ilk olarak Trabzon ilinden, o günkü sınırlarımız içerisinden dışarıya çıkartılıyor. Dönemimize göre yorumlarsak ise: Fındığı ilk ihraç eden il Trabzondur.
Günümüze doğru yaklaştığımızda fındık, birçok alanda yer alan birçok faydasının bilindiği, tüketildiği, çeşitli ürün gruplarının araştırılıp ortaya çıkarıldığı bir dönem olmuştur. Mustafa Kemal Atatürk, 1 Kasım 1937 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi açılış konuşmasında bizzat şu cümleleri sarf etmiştir; “Önümüzdeki yıl içerisinde, fındık başta olmak üzere diğer belli başlı ürünlerimizi de ilgilendiren birlikler kurulmalıdır.” Direktifini vermiştir. Daha sonrasında ise 28 Temmuz 1938 tarihinde Giresun’da Fındık Tarım Satış Kooperatifleri Birliği bilinen adı FİSKOBİRLİK kurulmuştur.
Günümüzde Fındığın Yeri ve Önemi
Fındık, yetişmesi ve üretimi zahmetli olan ancak üretildiği ve tüketildiği süre içerisinde her birimize faydasını saymakla bitiremeyeceğimiz kadar etkisi olan bir kuruyemiş çeşididir. Ne kadarda kuruyemiş olarak tüketilse de aslında birçok alanda kullanılarak endüstriyel bir ürün olduğunu kendisi kanıtlamıştır. Fındığı tanımayan, bilmeyen ve daha önce hiç tüketmeyen kişilere anlatırmış gibi izah etmek istiyoruz. Dolasıyla fındığı bilen ve tanıyan hatta yetiştiren kişiler biraz sıkılabilirler. Fındık, çoğunlukla Karadeniz bölgesinde yetişen, birçok çeşide sahip, işlendiği zaman hayatımızın her anında kullanabileceğimiz endüstriyel bir üründür. İşlenmiş ürünün en bilinen çeşitlerinden birisi fındık ezmesi ve fındık yağıdır. Ancak fındığın bilinmeyen birçok ürünü birçok özelliği bulunmaktadır. Örneğin: fındık toplanıldığı olgunlaştığı ilk hali olan yeşil fındığın kabuklarından ayrılması sonucunda kurutulur ve bizler Ordu ilinde kuruyan fındığın kabuğuna “gavsul” adını veririz. Bölgede hayvancılık yapan kişiler bu gavsulları toplar ve bakımından sorumlu olduğu hayvanın altına sermektedir. Sebebi ise soğuk kış günlerinde hayvanın bulunduğu ortamın sıcaklığını korumasına yardımcı olmasındandır. Bir diğer özelliği ise gavsullar kış aylarında hayvan gübresiyle karıştırılır ve kar yağması beklenir, sonrasında ise bahar aylarında karıştırılarak bir sonraki kış ayına kadar branda yardımı ile üstü kapatılarak yanması beklenir ve zamanı geldiğinde gavsul gübre olarak kullanılır. Bir diğer özelliği ise yakacak olarak kullanılmasıdır. Son yıllarda yapılan araştırmalar ve denemeler sonucunda fındığın gavsulundan hayvan yemi üretilmiştir. Bunlar sadece fındığın olgunlaştığı ilk hali olan yeşil fındıktan yararlanılan kısmıdır. Birçok özelliğini ve bilinmeyen faydalarını yazımızın devamında sizlerle paylaşıyor olacağız.
Fındığın Bakımı ve Aylık Süreçleri
Fındığın bakım zamanı hasat döneminin hemen sonrasında yani ekim kasım aylarında başlar ve yıl boyunca devam eder. Fındık bahçesi özellikle sık olan yerlerde ilk olarak dal kesimi ile başlanır. Görülen fazlalık dalların veya verimden düşen yaşlı dalların kesimiyle başlar. Fındık bahçesi, fındığın yetişmesi için ne kadar elverişli bir ortamdaysa ve bakımı ne kadar doğru yapılırsa fındık o kadar kaliteli ve üretim miktarı fazla olur. Fındığın dalları kesildikten sonra, el motorları sayesinde ufak tefek parçacıklara ayrılır ve ardından fındık çuvalına doldurularak fındık bahçesinden kaldırılır. Bazı üreticilerimizin fındık bahçeleri, yeni dikime müsait olduğundan kesilen ocağın yerine yeni fındık fidanı dikimi gerçekleştirir ve yeni fındık yetiştirmeye başlar. Fındık fidanını ise üreticimiz kendi bahçesinden kökleme kullanabilir veya başka bir bahçeden fındık fidanı getirerek o boşlukları doldurmaktadır. Özellikle fındık dalı kesimi sırasında hastalıklı olan ocaklar veya dallar tespit edilir ve temizlenir. Fındık hastalıkları, zamanında tespit edilip müdahale edilmediği taktirde fındığın verimini düşürür hatta ocağın kurumasına veya yok olmasına sebebiyet verebilir. O yüzden fındık hastalıklarına üreticilerimiz çok dikkat etmektedir. Özellikle fındık hasat zamanı bu tarz, fındık hastalıkları tespit edilerek belirli ocaklar veya dallar işaretlenir ve zamanı geldiğinde gerekli müdahale edilir.
Kasım aralık aylarında ise fındığın toprak analizi yapılır ve ardından toprağın neye ihtiyacı olduğu tespit edilir ve müdahale edilir. Genellikle bölgemizde kireç ve verim gübresi ağırlıklı olarak kullanılmaktadır. Sebebi ise bölgemizde daha çok levant fındık yetişmesindendir. Müşterilerimizden veya yazılarımızı okuyan kişilerden bazen levant fındık ne demek şeklinde sorular geliyor. Levant fındık: Giresun kalite fındığın üretim bölgesi dışında kalan tüm fındıkların ortak adıdır. Giresun’da yetişen fındığa nasıl ki “Giresun kalite fındık” deniliyorsa Ordu kalite fındığa veya dışındaki fındık çeşitlerine “levant fındık” adı verilmektedir. Fındığın analizi sırasında fındık mantarı hastalığı ile de karşılaşılabilmektedir. Fındık mantarı hastalığı nasıl anlaşılır? Özellikle sonbahar aylarının sonlarına doğru fındık ocağının dibinde mantar şeklinde çoğunlukla siyah ve kahverengi renklerine sahip, küçük mantarların bir arada gözüktüğü, zamanla fındık ocağının kurumasına yol açan bir hastalık çeşididir. Çoğunlukla hastalıklı dalların kesildikten sonra fındık mantarının göründüğü ocaklarda kimyasal ilaçlama yapılmaktadır. Fındığın dal kesimini o kadar çok önemli ve dikkat gerektiren bir olaydır ki bazı üreticilerimiz konunun ciddiyetine hala varamamışlardır. Bu durum çok üzücüdür. Fındık uç budaması nasıl yapılır? Üreticilerimiz varsa aramızda yazımızı okuyan lütfen bu soruya cevap versinler ve kimlerin nasıl fındık uç budaması yaptığını görelim ve tartışalım. Fındık budama ve kesimlerin ardından, fındığın verimi nasıl arttırılır? Fındık verim gübresi nasıl kullanılmalıdır? Fındık verim gübresi nedir? Birçok konuya değinelim.
Öncelikli olarak fındık verim gübresi hakkında birkaç konuya değinerek başlayalım.
Fındık bakımı sırasında kullanılan birçok gübrelerin başında en çok bilinen ve en çok kullanılan gübre çeşidi şüphesiz azotlu gübredir. Azotlu gübrenin bir kısmı mart ayında bir kısmı ise haziran aylarında bahçeye konularak verimi arttırmaya yönelik yapılan başlıca işlemlerden birisidir. Ancak şunu hiçbir zaman unutmamalıyız fındık bahçelerimizin bakımını yaparken toprak analizi yapılarak toprağın ihtiyacı olan besinleri, ihtiyacı olduğu miktarda bahçelerimize vermeliyiz. Aksi taktirde faydalı olacağını düşünerek yaptığımız bilinçsiz her gübreleme ve bakım çalışmaları bizlere olumsuz olarak dönecektir.
Fındık verim gübresi olarak kullanılan yanmış ya da olgunlaşmış sığır-koyun gübresi, tavuk gübresi, inek gübresi 3-4 yılda bir defa Kasım ayı ile mart ayları arasındaki süreçte fındık dalının iz düşümüne göre çember oluşturacak bir şekilde ortalama 40-50cm genişliğinde bir bölgeye serilir ve 5-10cm’lik toprak derinliğine karıştırılarak kullanılmalıdır. Bölgemizde en çok yanmış ahır gübresi kullanılmaktadır.
Çeşitli birçok dal kesimi ve gübreleme işleminin ardından fındıkta bahçe temizliği sık sık yapılmalıdır. Yine bölgemizde çoğunlukla gördüğümüz ancak yanlış olduğunu düşündüğümüz bir konudan bahsetmek istiyoruz. Üreticilerimiz haziran ve temmuz aylarında fındık bahçesinin içerisindeki kirli ve zararlı otların bakımını, fındığın uygun şartlarda toplanması için zemin hazırlıyorlar. Ancak bir sonraki senenin haziran ve temmuz ayına kadar otların biçilmesi işlemiyle alakalı hiçbir gayret ve zahmeti göstermiyorlar. Bizler müşterilerimize ve üreticilerimize her zaman şunu örnek veriyoruz. Kirli bir bölgede olan mikroplarla, temiz bir yerde olan ve orada yaşayan mikrop sayısı aynı olabilir mi? Olamaz! Dolayısıyla dip temizliğine önem veren her üretici fındık bahçesinde zehirli veya kirli otların yetişmesine izin vermez ise o kadar onun yararınadır. Ancak bakımını yapmadığı, temizliğini aksattığı bir yerden de verim beklemesi bir o kadar anormal bir durumdur. Bahçe temizliğinin de yapılmasının ardından bazı üreticilerimiz kimyasal ilaçlar kullanmaktadır. Sırgan olarak adlandırırız bizler bu bölgede ancak asıl adı Isırgandır. Isırgan ilacı kullanırlar ve bahçelerindeki zararlı otları kurutarak da temizlik yapmış sayılırlar. Ancak bizler bu durumu kimyasal bir ilaçlamanın toprak ile karışacağından dolayı çok tavsiye etmiyoruz. Fındığın genel olarak bakım süreci bu şekildedir. Ağustos eylül ayını sabırsızlıkla bekliyoruz…
Müşterilerimiz tarafından tercih edilen ve sık sık gönderdiğimiz bir ürün olan “Yeşil fındık” fındığın olgunlaştığı ve toplandığı ilk halidir. Genellikle halk arasında süt fındık olarak da adlandırıldığına rastladık. Bölgemizde ise yaş fındık olarak da adlandırılmaktadır. Yaş fındık kalori oranı ortalama 150kcal’dir. Yaş fındığın faydaları ise şunlardır;
- Tüketildiği sırada bağışıklık sistemini güçlendirir.
- Kabızlığa bire bir çaredir.
- Enerji vericidir ve besleyicidir.
- Çok tüketildiği zaman ishale sebep olabilir.
- Bağırsak sistemimizi güçlendirir ve çalıştırır.
Fındık Ürün Çeşitleri ve Özellikleri
Fındık, bölgemizde yetişen en önemli ve en değerli tarım ürünlerinin başında gelmektedir. O kadar kıymetli ve bereketli bir üründür ki üretimi sırasında birçok özelliğini ziyan etmeden bizlere kullanmayı ve işlemeyi nasip eder. Biraz evvel yeşil fındık hakkında birçok özelliğe ve bilgiye deyindik o yüzden yeşil fındığı artık tanıdığınızı düşünmekteyiz. Listemizin ilk sırasına yeşil fındığı yazarak başlayabiliriz. İkinci olarak ise kabuklu fındık gelmektedir. Kabuklu fındık, adı ne kadarda iki kelimeden oluşsa dahi birçok çeşidi ve özelliği barındırmaktadır. Gelin şimdi kabuklu fındık çeşitlerini ve özelliklerini inceleyelim.
Yuvarlak şekilleri ve işlendiği zaman kolay zar atabilen fındık türlerinin hepsini bu gruba dahil edebiliriz. Özellikle Tombul fındık ve Yağlı fındıklar en üstün nitelikteki ürün gruplarından birisidir. Bizlerde lezzeti ve aroması sebebiyle üretmiş olduğumuz fındık çeşitlerinde bu iki gruba ait fındıklar kullanmaktayız. Ayrıca Palaz, Mincane, Foşa, Kan, Çakıldak ve Kara fındıklar bu gruba giren fındık çeşitlerindendir.
Kabuklu fındığın kırılması sonucunda ortaya çıkan ürünün adına Natürel İç Fındık veya Çiğ Fındık denir. Markamız natürel iç fındık üretiminde yağlı fındık ve tombul fındık kullanmaktadır. Natürel iç fındık, fındığın kalitesine ve boyutlarına göre ayrılmaktadır. 11-13mm, 13-15mm ve 14-16mm ebatlarındaki fındık satışlarımız en çok talep gören boyutlardır.
Kabuklu fındığın kırılması sonucunda ortaya çıkan bir ürün grubumuzda fındık kabuğudur. Fındık kabukları genellikle yakacak olarak kullanılmaktadır. Fındık kırma makinemiz sayesinde kabuğundan ayrılan fındıkları ayrı bir bölgede, kabuklarını ise ayrı bir bölgede toplayarak iş yükümüzü hafifletmekteyiz. Müşterilerimizin birçoğu evlerinde fındık kıracağı bulundurmaktadır. Ev tipi fındık kıracağı günlük ihtiyaçlarını karşılamak üzere üretilmiş olan bir üründür.
Özenle seçilen ve kırıldıktan sonra da tekrar seçim işleminin ardından hazır hale gelen natürel iç fındıklar, kavurma fırınlarımız sayesinde arz talep miktarına ve şekline göre kavrulur ve ardından tekrar seçilmek üzere bantlara gider, seçilen kavrulmuş iç fındıklar artık paketlenmek üzere hazır hale gelir ve talep doğrultusunda paketlenmektedir.
Birçok ürün grubunun üretimini yapmış olduğumuz tesisimizde en çok tercih edilen ürünlerden birisi ise fındık ezmesidir. Fındık ezmesi, fındığın öğütülerek ve parçacıklarına ayrıştırılması sonucu oluşmaktadır. Bi Fındık markası olarak bizler üretimini yapmış olduğumuz ve en çok satışını yaptığımız ürünlerimizin başında %100 şeker ilavesiz şekersiz fındık ezmesi gelmektedir. Fındık ezmesi gruplarımız ise şu şekildedir;
- Şekersiz Fındık Ezmesi
- Şekerli Fındık Ezmesi
- Ballı Fındık Ezmesi
- Sütlü Fındık Kreması
- Kakaolu Fındık Kreması
Fındık ezmesi protein açısından oldukça faydalı ve besin değeri yüksek bir üründür. Spor yapan kişilerin özellikle günlük harcadığı enerjileri geri kazanmaları için şekersiz fındık ezmelerimizi tercih edebilirler. Fındık ezmesi kalori miktarı ortalama 100 gram için 588,4kcal’dir. Fındık ezmesi diyete uygun mu? Şeklinde kafanızda soru işaretleri olabilir. Bunu için cevabımız KESİNLİKLE UYGUN! Olacaktır. Çünkü fındık ezmesi tüketimi sağlığımıza oldukça faydalı ve besleyici özelliği dışında birçok faydası vardır. Gelin hep beraber inceleyelim.
Fındık ezmesi faydaları
- Enerji vericidir.
- Düzenli tüketildiğinde bağışıklık sistemini düzenler ve korur.
- Besleyici özelliği sayesinde tok tutar ve diyete uygundur.
- Kalp ve damar sağlığımızı korur ve düzenler
- Beyin gelişimimizi destekler
- Özellikle hamile kişilerin hamilelik sürecinde fındık ezmesi tüketmesi bebeğin sağlığını olumlu yönde koruma altına almış olduğunun bir göstergesidir.
- Çocukların gelişimini destekler
- Kemik ve kaslarımızı güçlendirir.
- Yorgunluk hissini azaltır ve daha dinç kalmamızı sağlar
- Cinsel gücü arttır.
Şunu hatırlatmakta fayda olduğunu söyleyebiliriz. Hiçbir besin gibi fındık ezmesinin aşırı bir derece tüketilmesi sizlere zamanla kilo alımına doğru yönlendirir. Dolayısıyla diyet ve sağlıklı beslenmek isteyen kişilerin uzman bir hekim ile ürünlerimizi tüketmesini öneririz.
2022 yılının son aylarında ürün grubumuza hangi ürünleri ekleyebiliriz? Şeklinde çalışmalarımızı sürdürürken çeşitli çalışmalarımız sonucunda fındık aromalı filtre kahve üretimimizde başlamış bulunmaktadır. İçerisinde sadece fındık ve kahvenin bulunduğu daha önce böyle bir lezzet ile tanışmadığınızı düşünmekteyiz. Dolayısıyla henüz aktif olarak satışına başlamadığımız fındık aromalı filtre kahvemizin deneme çalışmaları bitmek üzere, ancak deneme sürecinde deneyen tüm kişilerden olumlu not aldığımızı ve sabırsızlıkla raflardaki yerini almak için gün saydığını belirtebiliriz.
Gelelim bir başka konuya fındık, bizim severek üretimini yaptığımız ve severek tükettiğimiz bir üründür. Ancak ne kadar çok seveni olsa da sevmeyeni de vardır. Örneğin fındık alerjisi olan kişiler bu durumdan maalesef yararlanamamaktalardır. Fındık alerjisi olan kişilerinde zevkle ve büyük bir keyifle tüketebileceği bir ürün geliştirmek üzere çalışmalarımıza başladık. Glutensiz ve Katkı maddesi içermeyen ürün gruplarımız mevcut ancak fındığa alerjisi olan kişiler için ne yapabiliriz? Şu an da bunun çalışmalarını yapmaktayız. Fındık alerjisi belirtileri kişide oldukça rahatsızlık verici bir durumdur. Genellikle kaşıntı ve şişlik olarak belirtisini gösteren fındık alerjisi, bazen daha ciddi boyutlara gelerek boğazda ve ağızda yanma, nefes darlığı gibi etkilere de sahiptir. Peki fındık alerjisine ne iyi gelir? Yukarıda belirtilen bu olaylardan birini veya birkaçını yaşayan kişiler ilk olarak sakin kalmalı ve en yakınındaki kişiden yardım isteyerek acil bir şekilde bir hekime gözükmektedir. Ancak gideceğimiz doktor vs. uzak bir yerdeyse ve yanımızda kimse yoksa şunlar yapılabilir. Bol miktarda limon suyu tüketilebilir ya da Maden suyu ile tüketilerek sakin bir şekilde beklemeye geçilebilir. Ancak ilk yapılması gereken tek şey uzman hekimlere danışmaktır.
Ürün gruplarımız arasında yer alan bir ürünümüzde fındık yağıdır. Fındık yağı ülkemizde diğer yağ çeşitlerine göre biraz daha Pazar payı düşüktür ve tüketimi de geride kalmıştır. Ancak fındık yağı oldukça faydalı ve yararlı bir ürün çeşididir. En belirgin faydası cildinizi genç ve diri tutmasıdır. Buna bir örnek verecek olursak bizzat şahit olduğum ve yaşadığım gerçek bir hikayedir. 2021 yılında iş dolayısıyla tanıştığım bir çift ile sohbet ederken aklımdan şunu geçiyordum “Ne kadarda enerjik ve genç bir aile” ancak sohbet ilerledikçe ve samimi olmaya başladıkça yaşını merak ettim ve sordum. Bana verdiği cevap benim amcamın yaşıyla aynısıydı. Ne kadar genç ve enerjik dinamik dediğim çift amcam ile yaşıtlardı. Sebebini sorduğumda ise evlendikleri süre boyunca fındık yağı fabrikasında çalıştıklarını ve dolayısıyla fındık yağı tükettiklerini söylediler. Bizzat yaşayarak ve görerek şunu diyebilirim. Fındık yağı tüketin! Genç kalmak için bilmediğiniz veya bir fikrinizin olmadığı bir işlemi tercih etmektense 1 yıl boyunca sadece fındık yağı tüketerek yemeklerinizi, salatalarınızı, atıştırmalıklarınızı tüketin 1 yıl sonra farkı kendi gözlerinizle görün. Fındığın ve fındık yağının faydalarından birisi ve hatta en önemlisi ciddi anlamda sağlığımızı korumasıdır. Kimi keyif aldığı için, kimi sevdiği için tüketirken bir de sağlığımız için tüketmeyi ihmal etmeyelim. Fındık yağı nerelerde kullanılır şeklinde bir sorumuzu hemen cevaplamak isterim. Fındık yağını, şu anda evinizde bulunan yağları hangi amaçla kullanıyorsanız aynı amaca uygun şekilde kullanabilirsiniz. Hiçbir zararı veya yan etkisi yoktur. Fındık yağlarımızı genellikle litre olarak ve fındık yağı 5lt olarak satışını yapmaktayız. Fındık yağı fiyatımızı incelemek isterseniz web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.
Sağlıktan konusu gelmişken birkaç müşterimiz bizlere fındık mı tüketsek daha faydalı ceviz tüketsek mi? Şeklinde sorularla gelmeye başladılar. Her iki ürününde alanı, faydası çok farklı ceviz mi fındık mı karşılaştıracak olursak her ikisinin de sağlığa faydası olduğunu birçok hekim ve uzman kişiler söylemekte ancak fındığın kullanım alanı daha geniş olduğu için fındık tercih edilebilir diye yorumlayarak bu sorunun cevabını da burada vermiş olalım.
Araştırmalarımız sonucunda fındığı yanlış algılayan ve fındığı ciddi anlamda tanımayan ülkemizde hala kişilerin olduğunu gördük. Fındık nerenin gibi bir soru ile karşı karşıya kaldığımız zamanlarda dahi demek ki kendimizi iyi ifade edemiyoruz veya hala ulaşamadığımız kişilerin olduğunu anlıyoruz. Gelin fındığı bilmeyen ve tanımayanlar için ufak bir açıklama yapalım.
Başlamak istediğimiz ilk konu fındık nerede yetişir sorusu olacaktır. Fındık, çoğunlukla Karadeniz Bölgesinde yetişir ve başlıca Ordu, Giresun, Samsun, Düzce, Trabzon, gibi illerde yetişmektedir. Fındığın en meşhur olduğu iller ise Ordu ve Giresun illeridir.
Fındık üretimi sırasında yapmış olduğumuz bir diğer üründe fındık unudur. Fındık unu çeşitli birçok alanda kullanılmaktadır. Pastanelerde özellikle kurabiye, pasta, kek gibi ürünlerin hazırlanmasında kullanılmaktadır. Fındık unu nasıl yapılır? Kavrulmuş iç fındıkların makinelerimizin öğütmesi sonucu yapılır ve birçok haneye yola çıkmak üzere paketlenir.
Kavrulan fındıklarımızdan üretmiş olduğumuz lakabı minik fındık olan ürünümüz PİKOLA FINDIK 😊
Pikola fındık, fındığın en küçük haline verilmiş adıdır. Pikola fındığın özelliği ise boyutunun diğer fındık çeşitlerine göre daha küçük boyda olması ve lezzetinin diğer fındık çeşitlerine göre daha lezzetli olmasıdır. Pikola fındığın içerisindeki yağ oranı diğer fındık çeşitlerine göre daha yüksek olmasından dolayı lezzet ve aroması her zaman bir düğme daha yukarıdadır. Ancak pikola fındığa istediğiniz an ulaşamayabilirsiniz. Çünkü üretimi ve bulunması oldukça zordur.
Kavrulmuş iç fındığın öğütülmesi veya işlem görmesi sonucu ortaya çıkan bir başka ürün ise kıyılmış fındıktır. Bir diğer adı pirinç fındıktır. Pirinç fındık olarak bilinen fındıklarımızın üretiminde %100 yağlı fındıklar kullanmaktayız. Genellikle sütlü tatlılar, tatlı ve şekerlemelerin üzerinde kullanılmaktadır. Ayrıca pastane, çikolata ve alkollü iş yerlerinde de atıştırmalık veya tamamlayıcı ürün olarak kullanılır.
Üretimini yaptığımız bir başka ürün ise Fındık Parçacıklı Kakaolu Kremadır. Kakaolu fındık kremamızın üretiminde fındık, kakao ve kakao yağı kullanmaktayız. Onun haricinde hiçbir katkı maddesi, trans yağ, gluten vs. içermemektedir. Fındık parçacıklı kakaolu kremamızın üretimini talep doğrultusunda günlük hazırlayabilme kapasitesine sahibiz. Genellikle 250gr, 400gr ve 5kg’luk ambalajlarda satışını yaptığımız ürünümüz rağbet gören ürünlerimizin arasında yer almaktadır.
Merak edilen bir diğer konu ise fındık bozulur mu sorusudur. Fındık, uygun şartlarda saklanmadığı taktirde bozulmaya elverişli bir üründür. Nemli veya ısı alan her ortamda fındık nemlenir ve bayatlamaya başlar. Fındığın bozulmasını engellemek için bizler soğuk hava depolarını kullanmaktayız. Evde fındığı saklarken nelere dikkat etmeliyiz ve evde fındığı nasıl muhafaza etmeliyiz? Evde özellikle nemli olmayan, direkt güneş ışığından uzakta bir yerde muhafaza edilmelidir. Hangi ambalajda saklarsanız saklayın ciddi anlamdan muhafaza şartları kötüyse fındık maalesef bozulur.
Bi Fındık olarak bizler üretimimiz sırasında en uygun koşulları kullanmaktayız ve muhafaza ederken uygun koşullarda saklamaktayız. Ancak son dönemlerde ürünlerimizi günlük üretim yaparak tüketiciye en taze ve en kaliteli fındıkları anlaşmalı kargolarımız sayesinde en kısa sürede teslim etmekteyiz. İster perakende ister toptan satışlarımız sırasında günlük üretim yaparız ve müşterilerimize en kaliteli fındıkları sunarız. Markamız her geçen gün üretimini arttırarak yoluna devam etmektedir. Hedefimiz kaliteli ve taze fındıkları tüketiciye en taze ve kaliteli bir şekilde ulaştırmaktır. Bi Fındık markası siz değerli müşterilerimiz ile dahada anlamlı bir hal almaktadır. Sizlere bu yazımızda fındık hakkında birçok bilgi vermeye ve ürünlerimiz hakkında birtakım bilgiler ulaştırmaya çalıştık. Umarız ki faydalı olmuştur. Bizleri tercih ettiğiniz için teşekkür ederiz.
Ballı Fındık Ezmesi Nedir ?
Ballı fındık ezmesi, içerik bilgisi gayet anlaşılır olan lezzetli, kaliteli ve enfes aromasıyla fark yaratan bir ürün çeşididir. Ürünümüzün hikayesini anlatacak olursak, deneme yanılma yöntemiyle hazır hale gelene kadar birçok kez hatta defalarca denediğimiz, fındık ve bal oranını sonunda bulmanın o haklı sevincini ilk günkü gibi hatırlıyorum. Ballı fındık ezmemizin içeriğinde adından da anlaşılır üzere sadece ve sadece fındık ve bal bulunmaktadır. Karadeniz bölgesinin engebeli arazilerinden özenle yetişen fındık ile yine son dönemlerde özellikle Ordu bölgesinde yaygın hale gelen arıcılık mesleğinin baş kahramanları olan çalışkan arıların üretmiş olduğu balı harmanladık ve ortaya enfes bir lezzet ortaya çıktı.
Ballı Fındık Ezmesi 450 Gr Nasıl Yapılır ?
Sizleri ilk denemelerini yaptığımız anlara götürmek istiyorum. 2020 yılının henüz başlarında pandemi dönemine girmemişken üretmiş olduğumuz fındığımıza daha farklı neler katabiliriz şeklinde düşünmeye başladığımda her gün kahvaltılarımızda tükettiğimiz bal birden gözüme çarptı.
En büyük halamın oğlu arıcılık mesleğini yapmakta ve yıl boyunca tüketmiş olduğumuz balı kendisinden temin ediyorduk. Gerçek anlamıyla kalitesini beğendiğimiz balı, fındık ile harmanladım. Ortaya çıkan ürün ise ilk önce aileme ve daha sonra çevremizdeki tanıdıklarımıza denettirdim. İlk testlerimizden başarıyla geçmiştik. Daha sonra ise müşterilerimize denemeleri için vermiş oldukları siparişlerinin yanına numune gönderimi yaptık. Gönderimi yapmıştık fakat içimden birtakım endişeler, korkular geçmedi değil.
Beğenirler mi? Beğenmezler mi? Vs. diye düşünürken bir müşterimizden ilk olumlu tepkiyi aldık. HARİKA! Bir başka tepki daha geldi MUHTEŞEM! Ve bir tepki daha geldi SİPARİŞ OLUŞTURMAK İSTİYORUM! Almış olduğum bu geri dönüşlerin vermiş olduğu heyecan ve mutlulukla seri üretim için gerekli hazırlıklarımızı yaptık ve müşterilerimizin talebine göre parçacıklı veya krema kıyamına yakın bir kıyamda üretime başladık.
Üretimimiz sırasında sipariş almaya devam ediyor, bir yandan da gelen olumlu dönüşleri ekip arkadaşlarımızla paylaşıyorduk. Derken mart ayı içerisinde pandeminin ülkemizde görüldüğü haberi yayınlanınca, bir süre her vatandaş gibi müşterilerimizin de temel gıdaya olan ihtiyaç duyma hissiyatı daha ağır basarak farklı ürünler satın almaya yöneldiler. Ancak ürünümüzün kalitesi, lezzetli ve aroması akıllarda kalacak olacak ki arz ve talep ürünümüze karşı hiç eksilmedi. Ballı fındık ezmemizi tercih eden tüm müşterilerimize selamlar sevgiler olsun 😊
Ballı Fındık Ezmesi Tercih Ediliyor Mu?
Günümüzde ise ballı fındık ezmemizi tercih eden kişi sayısı geçen yıla göre %63 artış göstermiştir. Tabi ki damak zevkine uygun olmayan dönüşlerde aldık. Ancak hiçbir müşterimizi memnuniyetsiz bir şekilde alışverişini tamamlamasına izin vermedik. Gelin sizlerle biraz ballı fındık ezmemizin teknik bilgilerini öğrenelim.
Ballı Fındık Ezmesinin İçinde Ne Var ?
Ballı fındık ezmemizin içerisinde sadece ve sadece %80 Fındık %20 Bal bulunmaktadır. Ürünümüzün üretiminde hiçbir katkı maddesi kullanmadık. Fındığın kendine özgü aroması ve balın kendine has lezzetini kavanoz kapağını açar açmaz ilk önce kokusundan daha sonra ise ilk kaşıkla beraber damağınızda bıraktığı hazdan anlayabileceksiniz.
Ballı Fındık Ezmesi 450 Gr Organik Mi ?
Fındık ezmemiz %100 Doğal ve %100 Organik olarak üretilir. Fındık ezmemizin üretiminde en etkin rol oynayan fındıklar yağ oranı yüksek olan ve hiçbir kimyasal ilaç kullanılmayan bahçelerden yetişerek sofralarımıza kadar gelmiştir.
Bazı müşterilerimiz veya bizim markamızı ve ürünlerimizi denemek isteyen müşterilerimiz haklı olarak şu soruyu bizlere sormaktalar, içerisinde şeker var mı? Ballı fındık ezmemizin içerisinde hiçbir şeker veya şeker içeren ürün kullanılmamıştır. Şekersiz bal olur mu? Dediğinizi duyar gibiyim, sizlere bir sır vereyim OLUR. Ürünümüzün bu kadar lezzetli ve aromasının güzel olmasının sebebi 1.sınıf kalite bal ve fındık kullanmamızdan kaynaklanmaktadır.
Biraz evvel bahsettiğimiz gibi içerisinde katkı maddesi bulunmayan ürünümüzün içerisinde hiçbir kimyasal yağlar, tatlandırıcılar, aroma veren maddeler, trans yağlar, gluten içermez. İçerisinde fındığın kendine özgü fındık yağı bulunmaktadır.
Peki bu ürünü satın almak isteyenler için bir hatırlatma yapmak istiyorum. Ballı fındık ezmemizi, parçacıklı ve daha akıcı bir kıvamda üretebildiğimizi sizlere ilettik. Eğer sipariş notu kısmına kıvamı ile ilgili nasıl istediğinizi yazarsanız, istediğiniz şekilde üretim yapabiliriz ancak not kısmına bir şey yazmadığınızı varsayarsak ürününüz sizlere fındık parçacıklı olarak teslim edilmektedir.
Ballı Fındık Ezmesi 450 Gr Ürünü Kimlere Göredir ?
Ballı fındık ezmemizi 6 yaşından büyük gelişme çağında olan çocuklarımız rahatlıkla tüketebilir. Ebeveynlerimiz bu konuda gönüllerini ferah tutsunlar çünkü sağlık açısından hiçbir olumsuz bir yan etkisi yoktur. Alerjen etkisini unutmamak koşuluyla 😊 Spor yapan kişiler egzersizlerine başlamadan yaklaşık iki saat önce 3-4 kaşık tüketerek enerjilerini depolayabilir, kendilerini zinde tutar ve dinç hissetmelerine yardımcı olur.
En son ise tabi ki fındık ve balın buluşmasından ortaya çıkan enfes lezzeti denemek isteyen, daha önce bu lezzeti tatma şansı yakalayıp beğenen tüm herkes tüketebilir. Ürünümüzle karşılaştığınız o ilk anda fındığın gerçek kokusunu, daha sonra ise balın o enfes lezzetini hissedeceğinizden bizler eminiz. Sizlerde bu zamana kadar tüketmiş olduğunuz fındık ezmelerini unutun! Kaliteli ürün ve eşsiz aromanın hazzını yaşamaya hazır olun.
.png)
